Huriler
Kur'ân-ı Kerim'de Huriler

"Müttakiler güvenli bir yerde; bahçelerde ve pınar başlarındadırlar. İnce ipekten ve parlak atlastan giyinerek karşılıklı otururlar. Böylece biz onları, siyah iri gözlü hûrîlerle evlendirmişizdir."
(Duhan,51-54).
_________________________________________________________________________________
"Müttakilere kurtuluş, başarıya ulaşma, bahçeler, bağlar, göğüsleri tomurcuklanmış yaşıtlar ve dolu dolu kadehler vardır."
(Nebe, 31-34)
_________________________________________________________________________________

"Onlar koltuklara yaslanıp kurularak, birçok meyveler ve içecekler isterler. Ve yanlarında da bakışlarını yalnızca eşlerine çevirmiş (utangaç bakışlı) yaşıt dilberler vardır."
(Sâd,51, 52)
_________________________________________________________________________________

(Vâkıa, 35-38)
_________________________________________________________________________________

"Orada huyları güzel, yüzleri güzel kadınlar vardır"
(Rahmân, 70)
_________________________________________________________________________________
"Orada utangaç bakışlı öyle kadınlar vardır ki, bundan önce kendilerine ne bir insan ne de bir cin dokunmamıştır."
(Rahmân, 56)
_________________________________________________________________________________

"Ve sedeflerinde saklı inciler gibi iri siyah gözlü eşler"
(Vâkıa, 22, 23)
_________________________________________________________________________________(Vâkıa, 22, 23)
Hadislerde Huriler
Cennet ehlinden her birinin iki kadını vardır ki, vücutlarının şeffaflığından baldır kemiklerinin ilikleri etinin üstünden görünür. Ehl-i Cennet arasında ne ihtilaf vardır ne de düşmanlık; gönüller sanki bir gönül, sabah akşam Allah'ı tesbih ederler" (1)
Ümmü Seleme, Peygamber (s.a.s)'e bir gün,
-Ya Rasûlüllah! dünyada ki kadınları mı, yoksa Cennetteki hûrîler mi daha iyidir? diye sorar.
Rasûlüllah (sav);
-Dünyadaki kadınların üstünlüğü, yüzün astara üstünlüğü gibidir" diye cevap verir.
Ümmü Seleme;
-Niçin, deyince
O, şöyle cevap verir;
-Dünyadaki kadınlar namaz kıldıkları, oruç tuttukları ve birçok ibadetlerde bulundukları için. (2)
1) Buhârî
2) Tabarânî'den naklen; Mevdûdî, Tefhîmü'l-Kur'ân Terc., VI. 81
Yorum Gönder